Ülkemizin içinde bulunduğu ekonomik koşullar nedeniyle önemi her geçen gün artan bazı konular var : Döviz kazanmak, ihracat yapmak, dışarıya açılmak... Gelişmiş bir ülke ve güçlü bir ekonomi olmak için ihracatımızı çok daha fazla artırmak ve sonuçta dış ticarette fazla veren bir ülke olmak zorundayız. Bunun için bir ihracat seferberliğine ihtiyacımız var. Bu seferberlik kapsamında da firmalarımız ihracatla ilgili adımlar atmalı, dünya pazarlarında rekabet edebilir hale gelmelidir.
Peki, hiç yapmamış olanlar ihracata nasıl adım atmalı ? Şunu bilmeliyiz ki, ülkemiz gelişmekte olan bir ülkedir. Gelişmekte olan ülkelerde fırsatları takip etmek, güncele ayak uydurmak bireysel ve kurumsal alanda daima ilerlemeye yol açar.
Belki de çoğu üretici ve ya hizmet sektörü farkında olmadan ihracata mal temin etmektedir. Yani kendisi ihracat yapmasa bile ürün ve hizmetleri başka kanallarla yurtdışına gönderiliyor olabilir.
İlk olarak tanımından başlayalım, nedir ihracat ? Çok basit bir tabir ile ticaretimizi ülke sınırları dışında yapmamız olarak tanımlayabiliriz ihracatı. Yurt dışında yerleşik firmalardan veya bireylerden oluşturduğumuz müşteri portföyü bizim ihracat yapmamızı sağlamaktadır.
Üretelim ve ya temin edelim ama mutlaka bunları yurt dışına satmaya, ticaretimizi geliştirmeye bakalım. Bu kadar basit.
Peki müşterileri nasıl bulacağız ? Bağlı bulunduğunuz bölgenin ihracatçılar birliği, Ticaret Bakanlığı’nın TC kimlik numaranız ile üye olabileceğiniz kolay ihracat platformu, ticaret odaları, özel kuruluşlar (ücretli) bunların hepsinin ihracat yapmak isteyenler için kapıları sonuna kadar açık.
Ürettiğiniz mal nedir ? Örneğin somun. Günümüz teknolojisinde “Somunun gümrük kodu nedir ?” diye internette araştırma yapsanız sonucuna ulaşmanız sadece 30 saniye. Bu gümrük kodu ile (g.t.i.p -gümrük tarife istatistik pozisyonu ) bir önceki cümlemde yazdığım kuruluşlardan ürününüzü dünyada kimler kullanıyor, kimler bunu Türkiye’den alıyor, mail adresleri, telefon numaralarına kadar her türlü bilgiye ulaşabilirsiniz.
Hatta bazı özel kuruluşlar daha da ileri aşama hizmet sunuyorlar. Örneğin Almanya’da sizin ürününüzü kullanan bir firma var, bu firma aldığı malın yüzde kaçını Türkiye’den alıyor ? “Diğer temin ettiği ülke neresi ?” Bu bilgilerin hepsinin bilgisine ulaşabiliyoruz.
Alıcı- satıcı teması kurulduktan sonra birkaç basit temel adım kalıyor. Gümrükleme - nakliye - sigorta - ödeme koşulları... Bunlarda da anlaştıktan sonra ihracatı yapmanız kolaylaşıyor.
İhracatın çok önemli bir aşaması olan gümrükleme işlemleri ise özel gümrük müşavirlik firmaları aracılığı ile olmaktadır. Gümrük müşavirlik firması ile anlaşırken firmaya gümrüklerde sizi temsil edebilmesi adına vekalet veriyorsunuz, daha sonra ürünümüzün bağlı bulunduğu ihracatçılar birliğine kayıt oluyorsunuz. Gümrük ve birlik kayıtlarınız tamam olduktan sonra ihracat yapabilir pozisyona geliyorsunuz.
Bu süreçte müşteriniz ile anlaşmanız gereken çok basit ama önemli noktalar bulunmaktadır. Yurt içi satış yapıyor gibi düşünün. Birkaç teslim şekli seçeneğiniz var (Aslında seçenek çok fakat kullanılan genel seçenekler VAR), “Müşterime, ürettiğim malları fabrikamda teslim ederim (teslim şekli:Exworks)” veya “Ben malı üretirim müşterimin istediği yere teslim ederim (limana ve ya gümrüğe (teslim şekli:CFR )”, “Müşterim siz hiç bir şeye karışmasın ben kapısına kadar teslim ederim. (Teslim şekli : DDP)”. Bunlar “teslim şekilleri” diye tabir ettiğimiz seçeneklerdir, yurtiçi ticarette nakliye ve masrafları kimin karşıladığını örnek olarak düşünebilirsiniz.
Bunun haricinde ödeme şekilleri de var, müşterinize güveniyorsanız “mal mukabili ödeme”, ilk ticaretiniz ise “vesaik mukabili ödeme (banka aracı , evraklar bankaya ulaşır, para size ulaşır, mal teslim edilir)” gibi.
Bunların hepsi adım adım yapılabilir ve de hızlı işlemler. Dikkat etmemiz gereken konu; yine somun örneğinden devam edersek, bu konu maalesef genellikle en sonda kontrol edilir ve dönülmez hatalara ve masraflara neden olur. Bu sorunu yaşamamak için anlaştığınız gümrük müşavirine baştan sormalısınız, ihracat ile ilgili bu üründe bir kota var mı ? Herhangi bir ihracat kısıtlaması var mı? Bu aşamaları geçtikten sonra anlaşmalarınızı daha yapmadan, gümrük kodunu alıcınızın istediği özel bir evrak var mı ? Her ülkenin farklı gümrük kuralları var, ürün ile ilgili bir kısıtlama var mı ? Ekstra bir vergi var mı ? Bunların mutlaka ama mutlaka en baştan kontrol ettirilmesi gerekmektedir, kontrol sağlanmayıp yapılan ihracatlarda ikili ülke ilişkilerinden dolayı bile çok yanılmalar oluyor ve geri getirme maliyetleri çok fazla oluyor.
Önemli olan bu aşamalara dikkat ettiğimiz sürece ihracat çok basittir. Gözümüzde büyütmeye hiç gerek yok.
İhracat bizim dünya ile aramızdaki engeli kaldırır.